Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Tayfun Kahraman hakkında verdiği kararın yerel mahkeme tarafından uygulanmamasına sert bir dille tepki gösterdi. Kararın yok sayılmasının hukuk düzenini zedelediğini savunan Hakan, köşesinde bu duruma isyan ederek, "Anayasa Mahkemesi kararları kesindir, tanımamak kabul edilemez" ifadelerini kullandı.

AYM Kararları Neden Uygulanmalı?

Ahmet Hakan, AYM kararlarının tartışılabilir veya eleştirilebilir olduğunu, ancak Anayasa'da açıkça belirtildiği üzere kesin hüküm taşıdığını vurguladı. Yerel mahkemenin AYM kararını tanımamasının, "yetki gaspı" olarak nitelendirilemeyeceğini belirten Hakan, bu tür durumların Türkiye'nin ilerlemesini engellediğini ve hukuk güvenliğini zedelediğini ifade etti. Bu durumun vahametini şu sözlerle özetledi: "Anayasa Mahkemesi kararları tartışılır, eleştirilir ama tanınmaması kabul edilemez."

Hakan, yazısında ayrıca Selahattin Demirtaş'ın tahliyesinin, toplumsal rızaya katkı sağlayacağını, sürece moral kazandıracağını ve tıkanma noktalarına ilaç olacağını savundu. Bu konudaki düşüncelerini, "Önemli bir siyasi aktörle süreç hız kazanır" şeklinde ifade etti.

Norm Hiyerarşisi Ne Anlama Geliyor?

Hukuk sisteminde norm hiyerarşisi, yasaların ve kararların Anayasa'ya uygunluk sırasına göre uygulanmasını ifade eder. Bu hiyerarşinin en üstünde Anayasa yer alırken, onu kanunlar, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve yönetmelikler takip eder. Anayasa Mahkemesi, bu hiyerarşiyi denetleyen en yüksek yargı organı olarak, kararlarıyla alt mahkemeleri bağlayıcı nitelikte hüküm verir. Dolayısıyla, yerel mahkemelerin AYM kararlarına uymaması, hukukun üstünlüğü ilkesinin açık bir ihlali anlamına gelir. Bu durum, hukuk devletinin temel prensiplerine aykırıdır ve toplumda adalet duygusunun zedelenmesine yol açar.

Bu durum, Türkiye'nin hukuk sistemi ve geleceği açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Hukukun üstünlüğünün sağlanması ve yargı bağımsızlığının korunması, demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurlarıdır. Bu nedenle, ilgili tüm kurumların bu konuda gerekli adımları atması ve hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmesi büyük önem taşımaktadır.