İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargılanma süreci devam ederken, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) dört eski başkanı, İmamoğlu'na destek amaçlı bir bildiri yayınladı. Eski TBMM başkanları Hikmet Çetin, Cahit Karakaş, Hüsamettin Cindoruk ve Mustafa Kalemli, yaptıkları ortak açıklamada, İmamoğlu'nun tutuksuz yargılanması gerektiğine dikkat çekti. Gazeteci Hilal Köylü'nün duyurduğu bu gelişme, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı.

Çağrının Detayları ve Gerekçesi

Eski başkanlar, bu çağrıyı "demokratik hukuk devletinin ve ekonominin daha fazla zarar görmemesi için" yaptıklarını vurguladılar. Bildiride, iktidara sahip olanların adaletten sapmalarının ve topluma zarar vermelerinin önündeki en büyük engelin Demokratik Hukuk Devleti ve Evrensel Hukuk ilkeleri olduğu belirtildi. TBMM Başkanları'nın çağrısında şu önemli ifadelere yer verildi:

• Hukukun Evrensel İlkeleri: Toplumsal yaşamın her alanında hukukun hakim kılınmasını zorunlu kılar.
• Adil Yargılanma Hakkı: Tüm vatandaşların en büyük güvencesidir ve Anayasa ile güvence altına alınmıştır.
• Yargı Bağımsızlığı: Yargının bağımsız olmadığı yerde adaletten söz edilemez. Kararlar, yargı tarafından değil, bağlı olduğu güçler tarafından verilir.
• Soruşturmalar ve Yargılamalar: Somut kanıtlara dayanmalı ve toplum vicdanını kanatmamalıdır. Aksi takdirde yargıya olan güven sarsılır.

İmamoğlu Davası ve Eleştiriler

Bildiride, Ekrem İmamoğlu'na karşı yapılan soruşturmalar ve yargılamalar da eleştirildi. Eski başkanlar, İmamoğlu'nun girdiği her seçimde oyunu artırarak üç kez İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğini ve partisinin Cumhurbaşkanı adayını belirleme sürecinde adaylığını duyurmak için tanıtım gezilerine başlamışken, İstanbul Üniversitesi'nden aldığı diplomanın iptal edildiğini hatırlattılar. Bu kararın hukukçular tarafından eleştirildiği ve İmamoğlu'na tebliğ edilmemiş olmasının da manidar olduğu vurgulandı.

Ayrıca, İmamoğlu'nun "Terör örgütleriyle ilişkisi olduğu ve yolsuzluk yaptığı" iddialarıyla gözaltına alınması ve tutuklanması da eleştirildi. Çağdaş hukuk sistemlerinde tutuklamanın bir ceza değil, tedbir olduğu ve kaçma ihtimali olan şüpheliler için öngörüldüğü belirtildi. İmamoğlu'nun tanınan bir şahsiyet olduğu ve kaçma ihtimalinin bulunmadığı ifade edildi.

Hukuk Devleti Vurgusu

Eski TBMM başkanları, ülkemizin "Demokratik hukuk devleti" olma vasfının ve ekonomisinin daha fazla zarar görmemesi amacıyla hukukun hakim kılınması, herkese eşit uygulanması, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının sağlanması ve tutuksuz yargılanmanın esas alınması gerektiğini vurgulayarak kamuoyuna saygılarını sundular.

Bu bildiri, Türkiye'deki hukuk devleti tartışmalarının ve siyasi gerginliğin ortasında önemli bir çıkış olarak değerlendiriliyor. Eski TBMM başkanlarının bu ortak çağrısı, İmamoğlu'na verilen desteği gösterirken, yargı süreçlerinin adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğine dair önemli bir mesaj veriyor.