
ABD'den UCM'ye Şok Yaptırım! İsrail Misillemesi mi?
ABD hükümetinin, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) yönelik yeni ve kapsamlı yaptırımlar uygulama kararı almayı değerlendirdiği iddiası gündeme bomba gibi düştü. Batı medyasında yer alan haberlere göre bu adım, UCM'nin Gazze'deki eylemler nedeniyle İsrailli liderlere karşı başlattığı soruşturmalara bir misilleme olarak görülüyor ve mahkemenin tüm faaliyetlerine zarar verme potansiyeli taşıyor. Peki, bu yaptırım kararı neden alındı ve uluslararası arenada nasıl yankı bulacak?
İsrail Soruşturması: Yaptırımların Fitili mi Ateşledi?
Batı medyasına konuşan kaynaklar, ABD'nin bu sert tavrının ardında UCM Başsavcısı Karim Khan'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant ile Hamas üyeleri hakkında tutuklama emri talep etmiş olmasının yattığını belirtiyor. ABD, daha önce de Afganistan'daki şüpheli suçlarla ilgili soruşturmalarda ABD birliklerinin eylemlerinin incelenmesinden rahatsızlık duymuştu. Bu yeni gelişmeyle birlikte Washington'ın mahkeme ile olan geriliminin daha da arttığı öne sürülüyor.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise UCM'yi sert bir dille eleştirerek, mahkemeyi "ABD ve müttefiki İsrail'e karşı bir 'hukuki savaş aracı' olan ulusal güvenlik tehdidi" olarak tanımladı. Bu açıklama, ABD'nin UCM'ye bakış açısını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Mahkeme Alarmda: Maaşlar Peşin Ödendi!
İddiaların ardından UCM yetkililerinin olası yaptırımların etkilerini görüşmek üzere acil toplantılar düzenlediği belirtiliyor. Mahkeme, olası finansal kısıtlamalara karşı bir önlem olarak, personeline 2025 yılının sonuna kadar olan maaşlarını peşin olarak ödedi. Ayrıca, finansal hizmetler ve yazılımlar için alternatif tedarikçiler bulmaya çalıştığı da ifade edildi. Bu gelişmeler, mahkemenin yaptırımların ciddiyetinin farkında olduğunu ve önlem almaya çalıştığını gösteriyor.
- Personel maaşları peşin ödendi.
- Alternatif tedarikçi arayışları başladı.
- Acil toplantılar düzenlendi.
Uluslararası Toplumdan Tepkiler Yükseliyor
UCM'nin 125 üye ülkesi, ABD'nin yaptırım tehdidine karşı çıkıyor. Avrupalı diplomatik kaynaklar, bazı üye ülkelerin bu hafta New York'ta düzenlenecek Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda ABD'nin olası yaptırımlarına karşı endişelerini dile getireceklerini bildirdi. Bu durum, ABD'nin UCM'ye yönelik olası yaptırımlarının uluslararası alanda geniş yankı bulacağını ve tepkilere yol açacağını gösteriyor.
UCM, soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarını kovuşturmak amacıyla 2002 yılında kurulmuştu. ABD ve İsrail mahkeme üyesi devletler arasında yer almazken, UCM, Filistin'i üye devlet olarak tanıyor ve Filistin toprakları üzerinde işlenen savaş suçlarını soruşturma yetkisine sahip olduğunu savunuyor.
Olası Yaptırımların Sonuçları Ne Olacak?
ABD'nin UCM'ye yönelik olası yaptırımları, uluslararası hukuk ve adalet sistemine büyük bir darbe vurabilir. Mahkemenin finansal kaynaklarının kısıtlanması, soruşturmaların yürütülmesini zorlaştırabilir ve adaletin sağlanmasını engelleyebilir. Ayrıca, bu durum diğer ülkeleri de UCM'ye karşı benzer adımlar atmaya teşvik edebilir. Uluslararası toplumun bu duruma nasıl bir tepki vereceği ve ABD'nin bu kararından geri adım atıp atmayacağı merakla bekleniyor. UCM'nin bağımsızlığı ve etkinliği, uluslararası hukukun geleceği açısından büyük önem taşıyor.