Zonguldak'ta yürekleri dağlayan bir olayda, kaçak maden ocağında yanarak can veren Afgan işçi Vezir Mohammad Nourtani'nin ölümüyle ilgili davada verilen karar, adalet tartışmalarını alevlendirdi. Mahkeme, sanıklara "taksirle öldürme" ve "delil karartma" suçlarından cezalar verirken, avukatlar bu cezaların yetersiz olduğunu ve sanıkların kısa süre içinde serbest kalabileceğini belirtiyor. Bu durum, hem Nourtani ailesinde derin bir üzüntü yaratırken, hem de kamuoyunda büyük bir infiale yol açtı.

Mahkeme Süreci ve Karar

Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, maden ocağı sahipleri Hakan Körnöş ve Enver Gideroğlu "taksirle öldürme" suçundan yargılandı. Körnöş'ün kuzeni Ahmet Aydın ile ocak çalışanları Sercan Kayabaş, Eray Demiro ve Alaattin Çayırlı ise "delil karartma" suçlamasıyla hakim karşısına çıktı. Duruşma boyunca gergin anlar yaşanırken, Nourtani ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker'in reddi hakim talebi tekrar reddedildi. Mahkeme, sanık avukatlarının ifadelerini zapta geçirmemesi ve Avukat Şeker'i salondan çıkarmasıyla da tartışmalara neden oldu.

Mahkeme, kararında Hakan Körnöş ve Enver Gideroğlu'na "taksirle öldürme" suçundan 5 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Ahmet Aydın "delil karartma" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılırken, Sercan Kayabaş ve Eray Demiro'ya aynı suçtan 2'şer yıl hapis cezası verildi. Alaattin Çayırlı'nın 2 yıllık cezası ise 1/6 oranında indirilerek 1 yıl 8 aya düşürüldü. Tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.

Avukatın Tepkisi ve Olası Tahliyeler

Nourtani ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker, mahkeme sonrası yaptığı açıklamada, verilen cezaların caydırıcı olmadığını ve tüm sanıkların yaklaşık üç ay sonra tahliye olabileceğini ifade etti. Şeker, bu kararın Zonguldak'taki kaçak maden ocaklarında cinayetlerin işlenmesinin önünü açacağı anlamına geldiğini savundu.

Verilen bu kararın ardından avukat Kerim Bahadır Şeker şu ifadeleri kullandı:

"Bu karar, Zonguldak'taki kaçak ocaklarda işlenen cinayetlere davetiye çıkarmaktır. Adalet yerini bulmamıştır. Sanıklar, kısa süre içinde serbest kalarak bu tür suçları işlemeye devam edebilirler."

Kaçak Ocakların Tehlikesi ve İşçi Hakları

Zonguldak'ta yaşanan bu acı olay, kaçak maden ocaklarının ne kadar tehlikeli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Bu ocaklarda çalışan işçiler, insanlık dışı koşullarda ve hiçbir güvenlik önlemi olmadan çalıştırılıyor. İşçi hakları ihlal edilirken, can güvenlikleri de hiçe sayılıyor. Bu durum, yetkililerin kaçak ocaklarla mücadele konusunda daha kararlı adımlar atması gerektiğini gösteriyor.

• Kaçak ocakların denetimi artırılmalı
• İşçi sağlığı ve güvenliği önlemleri sıkılaştırılmalı
• İşçi hakları korunmalı
• Kaçak ocak işletenlere ağır cezalar verilmeli

Bu olay, sadece bir işçinin değil, aynı zamanda adaletin de katledildiği bir durum olarak tarihe geçti. Verilen bu karar, adalet sistemine olan güveni sarsarken, kaçak ocaklarda çalışan işçilerin umutlarını da söndürdü. Umuyoruz ki, bu karar bir dönüm noktası olur ve yetkililer kaçak ocaklarla mücadele konusunda daha kararlı adımlar atarak, işçi haklarını korur ve adaleti sağlar.