Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Genel Merkez Yöneticisi Avukat Ruken Gülağacı, 20 Mayıs 2025 tarihinde mesleki faaliyetleri kapsamında gittiği Kandıra Hapishanesi çıkışında gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında yakalama kararı çıkarıldığı belirtilen Gülağacı'nın gözaltına alınması, hukuk çevrelerinde büyük tepkilere neden oldu. ÖHD, meslektaşlarının bu şekilde gözaltına alınmasının savunmaya açık bir saldırı olduğunu vurgulayarak, Gülağacı'nın derhal serbest bırakılmasını talep etti.

Gözaltı Kararının Gerekçesi Ne?

ÖHD'nin yaptığı açıklamaya göre, Avukat Ruken Gülağacı'nın gözaltına alınma gerekçesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında çıkarılan yakalama kararı. Ancak, yakalama kararının hangi suçlamayla ilgili olduğu henüz netlik kazanmış değil. ÖHD, bu durumun "siyasi saiklerle hazırlanan içi boş dosyalarla" meslektaşlarının kriminalize edilmesi olarak değerlendiriyor.

Hukukçular, bu türden gözaltıların avukatların mesleki faaliyetlerini engellemeye yönelik bir girişim olduğunu ve savunma hakkına ciddi bir darbe vurduğunu savunuyorlar. Avukatların müvekkilleriyle görüşmeleri ve hukuki yardım sağlamaları, adil yargılanma hakkının temel bir unsuru olarak kabul ediliyor. Bu nedenle, avukatlara yönelik bu türden müdahaleler, hukuk devletinin işleyişi açısından büyük bir tehdit oluşturuyor.

• Avukat Ruken Gülağacı'nın gözaltına alınması hukuk camiasında büyük tepkilere yol açtı.
• ÖHD, gözaltının savunmaya açık bir saldırı olduğunu belirtti.
• Yakalama kararının gerekçesi henüz netlik kazanmadı.

ÖHD'den Sert Tepki

ÖHD Genel Merkezi, Avukat Ruken Gülağacı'nın gözaltına alınmasına ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

ÖHD'nin bu sert açıklaması, avukatlara yönelik baskıların artmasıyla birlikte hukuk örgütlerinin duyduğu endişeyi açıkça ortaya koyuyor. Hukukçular, mesleki faaliyetlerinin engellenmesi ve yargı bağımsızlığının zedelenmesi gibi konularda daha fazla ses çıkarmaya hazırlanıyor.

Hukukçular Ne Yapmalı?

Avukat Ruken Gülağacı'nın gözaltına alınması, Türkiye'deki hukuk sisteminin karşı karşıya olduğu sorunları bir kez daha gözler önüne serdi. Bu türden olayların önüne geçmek için, hukukçuların birlik içinde hareket etmesi, mesleki dayanışmayı güçlendirmesi ve yargı bağımsızlığı için mücadele etmesi gerekiyor. Ayrıca, kamuoyunun bu konuda bilinçlendirilmesi ve hukuk devletine sahip çıkılması da büyük önem taşıyor.

Avukat Ruken Gülağacı'nın gözaltına alınması, hukuk camiasında derin bir üzüntü ve öfke yarattı. Bu olay, avukatların mesleki faaliyetlerini özgürce yürütebilmeleri için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Hukuk devletinin korunması ve adil yargılanma hakkının sağlanması için, tüm hukukçuların ve kamuoyunun birlikte hareket etmesi gerekiyor.