
"Çingene" Dedi, Evden Kovdu! Emsal Boşanma Kararı Şaşırttı!
Çorum'da yaşanan ve Yargıtay'a taşınan boşanma davası, emsal bir kararla sonuçlandı. Eşine "çingene" diyerek hakaret eden ve evden kovan kocanın kusurlu bulunduğu davada, yerel mahkemenin kadına tazminat ve nafaka ödenmesi yönündeki kararı Yargıtay tarafından onandı. Bu karar, hakaret içeren söylemlerin boşanma davalarındaki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi.
Boşanma Davasının Detayları
Çorum'da yaşayan bir kişi, evlendikten sadece 14 gün sonra eşinin evi terk ettiğini iddia ederek boşanma davası açtı. Dava dilekçesinde, eşinin evlilik süresince kendisine hakaret ettiğini ve tahrik edici davranışlarda bulunduğunu, ayrıca eşinin ilk evliliğinden olan çocuğunun da kendisine karşı saldırgan ve saygısız davranışlar sergilediğini belirtti.
Mahkeme süresince taraflar birbirlerini suçlarken, en dikkat çekici iddia ise kocanın eşine yönelik "çingene" şeklinde hakaret içeren söylemi oldu. Bu söylem, davanın seyrini değiştiren önemli bir faktör olarak değerlendirildi.
Yargıtay'dan Emsal Karar
Yerel mahkeme, kocayı kusurlu bularak kadının tazminat ve nafaka taleplerini kabul etti. Koca, kararı temyiz ederek Yargıtay'a taşıdı. Ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını onadı. Yargıtay'ın bu kararı, hakaret içeren söylemlerin evlilik birliğini temelden sarsabileceği ve boşanma davalarında kusur olarak kabul edilebileceği yönünde önemli bir emsal teşkil etti.
Yargıtay'ın kararında şu ifadelere yer verildiği öğrenildi:
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, kocanın eşine yönelik hakaret içeren söylemleri kusur olarak kabul edilmiştir.
- Bu tür söylemler, kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımakta ve evlilik birliğinin devamını imkansız hale getirmektedir.
- Yerel mahkemenin tazminat ve nafaka kararı yerindedir.
Kararın Olası Etkileri
Yargıtay'ın bu emsal kararı, boşanma davalarında hakaret içeren söylemlerin daha ciddiye alınmasına ve bu tür davranışların tazminat ve nafaka gibi sonuçlar doğurabileceğine işaret ediyor. Özellikle ırkçı ve ayrımcı söylemlerin boşanma davalarındaki ağırlığı artabilir. Bu karar, benzer davalar için önemli bir referans noktası oluşturacak gibi görünüyor.