Evin Cezaevi'nden Kadınların Çağrısı: Kurtuluş Halkın Gücüyle!
Gündem

Evin Cezaevi'nden Kadınların Çağrısı: Kurtuluş Halkın Gücüyle!


18 June 20255 dk okuma17 görüntülenmeSon güncelleme: 15 July 2025

İran'da Jina Mahsa Amini'nin ölümüyle başlayan ve ülke geneline yayılan protestoların ardından Evin Cezaevi'nde tutulan dört kadın siyasi mahkumdan dikkat çekici bir açıklama geldi. Reyhaneh Ansari, Sakineh Parvaneh, Verişeh Moradi ve Golrokh Iraee imzalı açıklamada, İran halkının özgürlüğünün ancak kitlesel mücadele ve toplumsal dayanışma ile mümkün olabileceği vurgulandı. Kadınlar, dış müdahalelere karşı uyararak, kurtuluşun ancak halkın kendi gücüyle gelebileceğini ifade ettiler.

Diktatörlüğe Karşı Halkın Gücü

Mahkumlar, İran'daki mevcut diktatörlük rejiminin ancak içerideki sosyal güçlerin harekete geçirilmesiyle aşılabileceğini belirtiyor. Dış müdahalelere ve yabancı devletlere umut bağlamanın yeni sömürü biçimlerinden başka bir sonuç getirmeyeceği konusunda uyarıyorlar. Açıklamada, "Kurtuluş Batı'dan değil, halktan gelir" sözleriyle, emperyalizmin yalnızca yıkım getirdiği vurgulanıyor.

Kadınlar, Amerika ve İsrail'e yönelik eleştirilerde de bulunarak, İsrail'in kuruluşundan bu yana bölgede savaş, saldırı ve soykırımla karakterize olduğunu, Amerika'nın ise çocuk katli ve saldırganlıkla şekillenen bir kimliğe sahip olduğunu öne sürüyorlar. Gazze'deki son saldırılar ve Ortadoğu genelindeki savaş politikaları, bölge halklarına yönelik barbarlık olarak nitelendiriliyor.

Kadınlar, İsrail ve Amerika'nın sadece İran'da değil, Filistin, Irak, Suriye, Yemen gibi birçok ülkede yıkım ve ölüm getirdiğini belirtiyor ve bu iki güce verilen her türlü desteğin ahlaki bir çöküntü göstergesi olduğunu ifade ediyorlar. Suriye'deki iç savaş örneğini hatırlatarak, ülkenin altyapısının dış destekle nasıl çöktüğüne dikkat çekiyorlar ve benzer bir senaryonun İran için de devreye sokulmak istendiği uyarısında bulunuyorlar. İsrail'in, sadece boyun eğen yönetimlerin yaşamasına izin verdiği bir "Yeni Ortadoğu" planı içinde, İran'ın da hedefte olduğu vurgulanıyor.

İhanet Edenler Utançla Anılacak

Üç sayfalık bildirinin sonunda, halkın özgürlük mücadelesine ihanet edenlere açık bir mesaj veriliyor: "İran'a ihanet edenler, Ortadoğu halklarına ihanet edenler, halkların yıllara yayılan özgürlük mücadelesine ihanet edenler – şunu bilin: Bu ihanetiniz İran halkının ve tarihin hafızasına yazılacaktır. Gelecek nesiller, savunmasız insanların cesetleri üzerinde tepinenleri utançla hatırlayacaktır."

Jina Mahsa Amini'nin Mirası

Açıklama, Jina Mahsa Amini'nin ölümüyle sembolleşen kadın özgürlük mücadelesine gönderme yaparak, dayanışma ve direniş çağrısıyla son buluyor. Jina Mahsa Amini'nin ölümü, İran'da ve dünya genelinde büyük bir yankı uyandırmış, kadınların özgürlük mücadelesinin sembolü haline gelmişti. Evin Cezaevi'ndeki kadın mahkumların bu açıklaması, bu mücadelenin ne kadar kararlı bir şekilde sürdürüldüğünü gösteriyor.

Evin Cezaevi'ndeki kadın mahkumların açıklaması, İran'daki mevcut siyasi durumun ve bölgedeki karmaşık ilişkilerin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Kadınların direniş çağrısı, sadece İran için değil, tüm Ortadoğu halkları için bir umut ışığı niteliğinde. Unutulmamalıdır ki, özgürlük ve adalet ancak halkın kendi gücüyle elde edilebilir.