İstanbul'da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmalarının ardından düzenlenen izinsiz protesto gösterilerine katıldıkları iddiasıyla haklarında dava açılan 99 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşması, sanıklar ve avukatlarının yanı sıra CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in de katılımıyla gerçekleşti. Duruşmada sanıklar, üzerlerine atılı suçlamaları reddetti.

Mahkemenin Ara Kararları

Mahkeme, duruşmada önemli ara kararlar aldı. Gazeteci sanıklar Ali Onur Tosun, Gökhan Kam, Bülent Kılıç, Zeyneb Ceren Kuray, Emre Orman, Yasin Akgül, Hayri Tunç ve Kurtuluş Arı ile avukat sanıklar Baran Nevzacanoğlu, Aziz Can Cengiz, Deniz Demirdöğen ve Mine Erdost’un dosyalarının ayrılarak ayrı esas numarasına kaydedilmesine hükmetti. Ayrıca, iddianameye konu eylemlerle ilgili tüm kamera görüntülerinin temini için ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına karar verildi. Sanıkların fotoğrafları ile olay anına ait kayıtların karşılaştırılarak, gösterilere katılıp katılmadıkları, uyarılara rağmen dağılmamakta ısrar edip etmedikleri, kolluk kuvvetlerinin zor kullanıp kullanmadığı yönünde bilirkişi raporu hazırlanmasına da karar verildi. Duruşma, 3 Ekim 2025 tarihine ertelendi.

İddianamede Neler Var?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İstanbul Valiliği tarafından 19-23 Mart tarihleri arasında kent genelinde toplantı, yürüyüş ve benzeri eylemlerin yasaklandığı, bu kararın daha sonra 4 gün daha uzatıldığı belirtildi. İddianamede, İstanbul'un farklı noktalarında bu yasaklara rağmen izinsiz toplantı, yürüyüş ve gösteri düzenlendiği ifade edildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu şüphelilerin kimliklerinin tespit edildiği bilgisi paylaşıldı. Sanıkların, yasaklama kararına ve güvenlik güçlerinin uyarılarına rağmen eylemlere devam ettikleri, bu durumun kamera kayıtları, ifade tutanakları ve araştırma raporlarıyla desteklendiği belirtildi. İddianamede, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca her bir sanık için 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Gösteri ve Yürüyüş Kanunu Ne Diyor?

2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, Türkiye'de toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin düzenlenmesi ve bu konudaki hak ve özgürlüklerin çerçevesini çizen temel yasal düzenlemedir. Bu kanun, vatandaşların anayasal hakları olan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme özgürlüğünü güvence altına alırken, aynı zamanda bu özgürlüğün kamu düzeni, başkalarının hak ve özgürlükleri ile çakışmaması için belirli sınırlamalar getirir. Kanun, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin izne tabi olup olmadığını, düzenlenmesi gereken yerleri, uyulması gereken kuralları ve bu kurallara uyulmaması durumunda uygulanacak yaptırımları detaylı bir şekilde düzenler. Bu bağlamda, kanun, hem vatandaşların ifade özgürlüğünü korumayı hem de toplumun huzur ve güvenliğini sağlamayı amaçlar. Özellikle, izinsiz yapılan toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılanlar hakkında uygulanacak cezai yaptırımlar, kanunun en çok tartışılan ve uygulanan hükümlerindendir. Bu hükümler, kamuoyunda sıkça tartışmalara yol açmakta ve ifade özgürlüğü ile güvenlik arasındaki dengenin nasıl kurulması gerektiği konusunda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

İBB protestolarına katılan 99 sanığın yargılanması, Türkiye'deki ifade özgürlüğü ve protesto hakkı tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Mahkemenin aldığı kararlar ve iddianamede yer alan suçlamalar, davanın seyrini belirleyecek önemli unsurlar olarak öne çıkıyor. Duruşmanın 3 Ekim 2025 tarihine ertelenmesiyle birlikte, dava sürecinde yaşanacak gelişmeler merakla bekleniyor.