15 Mayıs 2025 Perşembe

İsrail'in Korkulu Rüyası: Türkiye'nin Yükselişi!

Türkiye'nin bölgesel güç olma yolundaki yükselişi, özellikle savunma sanayiindeki atılımları, İsrail'in stratejik hesaplarını derinden etkiliyor. Bayraktar TB2'den ANKA-3'e, TUSAŞ füzelerinden Altay tanklarına kadar yerli üretim silah sistemleri, Türkiye'nin askeri kabiliyetlerini katlayarak artırıyor. Bu durum, İsrail'de ciddi endişelere yol açıyor.

Türkiye'nin Artan Askeri Gücü

Jerusalem Post'un dikkat çekici uyarısı, Türkiye'nin askeri gücünün İsrail için ne denli büyük bir tehdit oluşturduğunu gözler önüne seriyor. "İsrail hava sahasına giren bir Türk insansız hava aracı artık hayali değil—2025 itibarıyla gerçekçi bir tehdit" ifadesi, Türkiye'nin teknolojik ve askeri alandaki ilerlemesinin Tel Aviv'de yarattığı korkuyu açıkça gösteriyor. Türkiye'nin sadece askeri gücü değil, aynı zamanda diplomatik çevikliği ve küresel arenadaki etkin rolü de İsrail'in endişelerini artırıyor.

Türkiye'nin savunma sanayiindeki yükselişi şu unsurları içeriyor:

  • Yerli SİHA üretiminde dünya liderliğine oynuyor
  • Füze teknolojilerinde önemli atılımlar gerçekleştiriyor
  • Altay tankı gibi modern kara araçlarını üretiyor
  • Elektronik harp yeteneklerini geliştiriyor

İsrail'in Endişeleri ve Türkiye'nin Cevabı

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar'ın "Türkiye'nin Suriye, Lübnan ve bölgedeki olumsuz rolünden endişeliyiz" şeklindeki açıklaması, Tel Aviv'in Ankara'yı bir rakip olarak gördüğünü ortaya koyuyor. İsrail, Türkiye'nin PKK/SDG ile mücadelesini ve Suriye'deki etkisini kendi güvenliği için bir tehdit olarak algılıyor. Ancak Türkiye, Suriye'de İsrail ile çatışmayı önleyen bir mekanizma kurduğunu ilan ederek hem güçlü hem de temkinli bir duruş sergiliyor.

2025'te Neler Bekleniyor?

Nagel Komitesi'nin Ocak 2025 raporuna göre, Türkiye'nin Suriye'deki askeri varlığı, "İran tehdidinden bile daha tehlikeli" olarak tanımlanıyor. Raporda, Türkiye'nin kuzey Suriye'de kurduğu üslerin, SİHA filolarının ve elektronik harp sistemlerinin İsrail'in Golan Tepeleri'ndeki hareket alanını kısıtlayabileceği belirtiliyor. Türkiye'nin ANKA-3 gibi hayalet dronlarının test aşamalarını tamamlaması ve 2025'te sahaya inmesi, İsrail'in endişelerini daha da artırıyor. Türkiye'nin bu askeri ve teknolojik gücü, İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemini zorlayabilecek potansiyele sahip.

Türkiye'nin bölgesel politikaları ve askeri gücü, İsrail'in stratejik hesaplarını yeniden yapmasına neden oluyor. 2025'te Türkiye'nin SİHA teknolojisi ve askeri varlığı, İsrail için ciddi bir tehdit olarak algılanıyor. Ankara'nın diplomatik hamleleri ve bölgesel etkinliği, İsrail'in endişelerini daha da derinleştiriyor. Türkiye'nin bu yükselişi, bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendiriyor ve İsrail'in gelecekteki stratejileri üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak gibi görünüyor.

İlgili Haberler