Emekli Yargıtay Üyesi Seyfettin Çilesiz'in, TÜİK'in enflasyon verilerinin gerçeği yansıtmadığı iddiasıyla açtığı dava, Ankara 6. İdare Mahkemesi tarafından reddedildi. Mahkeme, veri bütünlüğünün sağlanamaması nedeniyle davanın reddine karar verdi. Ancak emekliler ve hukukçular karara tepkili. Peki, bu karar ne anlama geliyor ve emeklileri nasıl etkileyecek?
Enflasyon Verileri Tartışması Devam Ediyor
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon verileri, uzun süredir tartışma konusu. Özellikle emekliler ve çalışanlar, açıklanan enflasyon oranlarının gerçek hayat pahalılığını yansıtmadığını savunuyor. Seyfettin Çilesiz'in açtığı dava da bu tartışmaların bir yansıması olarak görülüyordu. Çilesiz, TÜİK'in açıkladığı enflasyon verilerinin asılsız olduğunu ve bu nedenle emekli maaşlarına yapılan zamların yetersiz olduğunu iddia ediyordu.
Mahkeme, davanın reddine gerekçe olarak, TÜİK'in bazı verileri gizli bilgi olarak sunması ve mahkemenin bu verilere erişememesi nedeniyle veri bütünlüğünün sağlanamamasını gösterdi. Mahkeme kararında, "Uyuşmazlığın özüne (olguya) yönelik hukuka uygunluk denetiminin yapılabilmesi için gerekli olan veri bütünlüğünün sağlanabilmesinin gelinen aşama itibarıyla hukuken olanaklı olmadığı anlaşıldığından, davanın reddi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır" ifadelerine yer verildi.
TÜİK, mahkemeye sunduğu belgeleri, "Tamamen kurumun özgün eseri olması nedeniyle üçüncü kişilere karşı koruma yöntemleri ile erişim kontrollü, çoğaltma kontrolü mekanizması kapsamında incelendikten ve işi bittikten sonra Kurum Başkanlığına iade edilmek üzere kapalı zarf içinde şifresi ile birlikte manyetik ortamda (flash bellek) ekte sunulmuştur” şeklinde açıklamıştı.
Karara Tepkiler ve Sonuçları
Seyfettin Çilesiz'in avukatı Ali Erdem Gündoğan, karara tepki göstererek, TÜİK'in mahkemeyi yanılttığını ve verileri mahkemeye vermediğini savundu. Gündoğan, "TÜİK’e karşı açılan asılsız veri davasında TÜİK verilerin bir kısmının gizli veri olduğunu bir kısmının da kendi özgün eseri olduğunu iddia ederek mahkemeyi yanılttı ve verileri mahkemeye vermedi. Mahkeme de ‘veri bütünlüğüne ulaşamıyorum bu nedenle enflasyon oranını yeniden hesaplayamıyorum karine olarak TÜİK’in enflasyon oranını doğru olduğunu kabul ediyorum bu nedenle davayı reddediyorum’ şeklinde bir gerekçe ile davayı reddetti" dedi.
Gündoğan, mahkemenin gerekçeli kararında TÜİK'in tüm iddialarının reddedildiğini ancak sonuç kısmında davanın reddedildiğini belirtti. Kararın bir üst mahkemeye taşınacağı öğrenildi.
Bu dava ve mahkeme kararı, Türkiye'deki enflasyon tartışmalarını daha da alevlendirecek gibi görünüyor. Emekliler ve çalışanlar, enflasyonun gerçek değerini yansıtmadığını ve bu nedenle maaşlarının yetersiz olduğunu düşünmeye devam ediyor. Dava sonucu, TÜİK'in veri şeffaflığı ve hesap verme sorumluluğu konularında daha fazla baskı altında kalmasına neden olabilir.