Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Ukrayna ile müzakerelerin geleceği ve olası yerleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Peskov, müzakerelerin nerede yapılacağına dair henüz bir karar alınmadığını ve bu konuda iki tarafın da onayının gerektiğini vurguladı. Son dönemde artan İHA saldırıları ve müzakerelerin geleceği, Rusya-Ukrayna arasındaki gerilimin seyrini belirlemeye devam ediyor.

Ukrayna'nın İHA Saldırıları ve Rusya'nın Tepkisi

Peskov, Ukrayna'nın Rusya'ya yönelik İHA saldırılarını değerlendirerek, "Kiev rejimi düşmanca eylemlerine devam ediyor. Sivil, sosyal altyapı unsurlarına saldırılar gerçekleştiriyor ve Kiev rejimi, mevcut durumda esas niteliğini koruyor," ifadelerini kullandı. Rus hava savunma sistemlerinin bu saldırıları başarıyla püskürttüğünü de sözlerine ekledi.

Bu saldırılar, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı tutumunu daha da sertleştirebilir ve müzakere sürecini olumsuz etkileyebilir. Sivil altyapıya yönelik saldırılar, uluslararası kamuoyunda da tepkilere yol açıyor.

Müzakerelerin Geleceği ve Olası Yerler

Müzakerelerin nerede devam edeceğine dair bir soruya Peskov, "Müzakerelerin bir sonraki yerine ilişkin alınan bir karar veya anlaşma henüz yok. Bu kararı tek bir taraf veremez ve iki tarafın da onayı gerekir. Zamanı geldiğinde bu karar doğal olarak verilecektir," şeklinde yanıt verdi.

Bu açıklama, müzakere sürecinin belirsizliğini koruduğunu gösteriyor. İki tarafın da onayı gerektiği vurgusu, sürecin ne kadar karmaşık ve hassas olduğunu ortaya koyuyor. Olası müzakere yerleri hakkında çeşitli spekülasyonlar yapılsa da, henüz resmi bir açıklama bulunmuyor.

Rusya ve Ukrayna arasındaki müzakereler, yaklaşık 3 yıl aradan sonra ilk kez 16 Mayıs'ta İstanbul'da gerçekleşmişti. Türkiye'nin arabuluculuğuyla yürütülen bu süreçte, esir takası konusunda önemli adımlar atılmıştı. Ancak, son gelişmeler ve belirsizlikler, müzakere sürecinin geleceği hakkında soru işaretleri yaratıyor.

Sonuç olarak, Ukrayna ile Rusya arasındaki müzakerelerin geleceği belirsizliğini koruyor. İki tarafın da onayıyla belirlenecek müzakere yeri ve şartları, sürecin seyrini etkileyecek önemli faktörler olacak. Türkiye'nin arabuluculuk rolü ve uluslararası toplumun baskısı, müzakerelerin yeniden başlaması için kritik öneme sahip.