Gıda Güvenliği Alarmı! Türkiye'de Kanser ve Hastalıkların Nedeni Mi?
Sağlık

Gıda Güvenliği Alarmı! Türkiye'de Kanser ve Hastalıkların Nedeni Mi?


23 May 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 23 May 2025

Türkiye'de gıda güvenliği konusu uzun zamandır ihmal ediliyor ve bunun bedelini maalesef sağlığımızla ödüyoruz. Kanser vakalarındaki artış, çeşitli hastalıklar ve boşa giden milyonlarca lira, bu ihmalin acı sonuçları. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son açıklamaları, gıda güvenliğinin milli bir mesele haline geldiğini vurguluyor. Peki, bu durumun önüne geçmek için neler yapılmalı?

Gıda Güvenliğinin Önemi ve Türkiye'deki Durum

Atalarımız, "En kötü toprağın verdiğini yiğit kardeşin vermez," demişler. Toprağın ve temiz gıdanın değeri paha biçilemez. Ancak son yıllarda tarım politikalarındaki yanlışlar ve gıda güvenliği konusundaki eksiklikler, sağlığımızı tehdit eder boyuta ulaştı. Bir vatandaşın kendi sağlığını koruma çabasıyla bahçesinde ve tarlasında üretime yönelmesi, aslında bu konudaki hassasiyeti gözler önüne seriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Milletimizin gıda güvenliği, ülkemiz için milli güvenlik meselesine dönüştü" sözü, durumun vahametini net bir şekilde ortaya koyuyor.

Tokat'ın Tarım Potansiyeli ve Yapılması Gerekenler

Küresel iklim krizi, savaşlar ve pandemi gibi olaylar, tarımın ne kadar hayati bir alan olduğunu bir kez daha gösterdi. Gıda üretimi, artık sadece ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir konu. Bir ülke, kendi halkını doyuramıyorsa, bağımsızlığını da tam anlamıyla koruyamaz. Bu noktada Tokat gibi verimli tarım arazilerine sahip illerin önemi daha da artıyor. Tokat, hem meyve-sebze üretiminde hem de hayvancılıkta ciddi bir potansiyele sahip. Ancak bu potansiyeli değerlendirmek için bazı adımların atılması gerekiyor:

  • Üreticinin emeğinin karşılığını alması sağlanmalı.
  • Gençlerin tarıma yönelmesi teşvik edilmeli.
  • Planlı üretim desteklenmeli.

Maalesef, Tokat tarım üretiminde iddiasından vazgeçen şehirlerden birisi oldu. Devletin hazırlayacağı "acil durum planları" çok önemli. Stratejik ürünlerde, örneğin buğday, pancar, mısır, ayçiçeği, süt ve et gibi temel kalemlerde üretim ve stok güvenliği sağlanmalı.

Geleceğimiz İçin Gıda Güvenliği

Tarım artık sadece çiftçinin meselesi değil. Her vatandaşın, her kurumun ortak sorumluluğu. Mutfakta kaynayan tencerenin geleceği, artık milli güvenliğimizin bir parçası. Boş etkinlik, toplantı, gösteriş için yapılan çalışmalar karın doyurmuyor. Seçilmiş ve atanmışlar, Tokatlının kaynayan tenceresinde ne katkımız var diye çalışmalı. Toprağına sahip çıkan, geleceğine sahip çıkar. Vatanını sevmek toprağı sevmek ile başlıyor!

Unutmayalım ki, sağlıklı bir gelecek için gıda güvenliği en öncelikli konularımızdan biri olmalı. Toprağımıza sahip çıkarak, doğru tarım politikalarıyla ve bilinçli tüketim alışkanlıklarıyla bu sorunun üstesinden gelebiliriz.