Göz sağlığı uzmanları, 50 yaş ve üzeri bireylerde sıkça rastlanan sarı nokta hastalığına karşı önemli uyarılarda bulundu. Erken teşhisin görme kaybını önlemede kritik rol oynadığı belirtilirken, aktif yaşam ve sağlıklı beslenmenin hastalığın ilerlemesini yavaşlatabileceği vurgulandı.

Sarı Nokta Hastalığı Nedir?

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, sarı nokta hastalığının yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD) olarak da bilindiğini ve 50 yaş sonrasında sıklıkla görülen, görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Yenerel, "Erken teşhisle görme kaybının önüne geçmek mümkün. Aktif yaşam ve sağlıklı beslenme ile hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir" dedi.

Sarı nokta hastalığı, gözün retina tabakasında bulunan ve merkezi görmeden sorumlu olan makula bölgesini etkiler. Bu bölgedeki hasar, özellikle okuma, araba kullanma ve yüz tanıma gibi günlük aktiviteleri olumsuz etkileyebilir. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte, görme keskinliği azalır ve merkezi görme kaybı yaşanabilir.

Hastalığın belirtileri arasında şunlar yer alır:

• Düz çizgilerin eğri veya dalgalı görünmesi
• Merkezi görmede bulanıklık veya kararma
• Renklerin soluklaşması
• Işığa karşı hassasiyet

Erken Teşhisin Önemi ve Tedavi Yöntemleri

Prof. Dr. Yenerel, sarı nokta hastalığında erken teşhisin hayati önem taşıdığını vurgulayarak, düzenli göz muayenelerinin yapılmasının gerekliliğine dikkat çekti. Erken evrede tespit edilen hastalarda, tedaviye başlanarak görme kaybının önüne geçilebilir veya ilerlemesi yavaşlatılabilir.

Tedavi yöntemleri arasında şunlar bulunur:

• Anti-VEGF tedavisi: Göz içine enjekte edilen ilaçlarla damar büyümesi engellenerek görme kaybı önlenmeye çalışılır.
• Lazer tedavisi: Özellikle kuru tip sarı nokta hastalığında, lazerle hasarlı dokular tedavi edilir.
• Fotodinamik tedavi: Işığa duyarlı bir ilaç verilerek, lazerle aktive edilmesiyle damar büyümesi durdurulur.

Prof. Dr. Yenerel, tedaviye ek olarak, hastaların yaşam tarzı değişiklikleri yapmasının da önemli olduğunu belirtti. Sigara içmemek, sağlıklı beslenmek, düzenli egzersiz yapmak ve gözleri güneşin zararlı ışınlarından korumak, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olabilir.

Sağlıklı Yaşam ve Beslenme Önerileri

Sarı nokta hastalığına yakalanma riskini azaltmak veya hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için aşağıdaki önerilere dikkat etmek önemlidir:

• Sağlıklı beslenme: Bol miktarda meyve, sebze ve balık tüketmek, göz sağlığı için önemlidir. Özellikle lutein ve zeaksantin içeren besinler (ıspanak, brokoli, mısır) makula bölgesini korur.
• Sigara içmemek: Sigara, sarı nokta hastalığı riskini artırır ve hastalığın ilerlemesini hızlandırır.
• Güneşten korunmak: Güneşin zararlı UV ışınları, göz sağlığına zarar verebilir. Güneş gözlüğü takmak ve şapka kullanmak, gözleri korumaya yardımcı olur.
• Düzenli egzersiz: Düzenli egzersiz yapmak, kan dolaşımını artırarak göz sağlığını destekler.

Sarı nokta hastalığı, erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınabilen bir hastalıktır. 50 yaş ve üzeri bireylerin düzenli göz muayenesi yaptırması, hastalığın erken evrede tespit edilerek tedaviye başlanması açısından büyük önem taşır. Unutmayın, sağlıklı bir yaşam tarzı ve bilinçli yaklaşımlarla görme sağlığınızı koruyabilirsiniz.