Türkiye'de sağlık sorunlarının ulaştığı boyut, bir hasta yakınının feryadıyla daha da belirginleşti. Yakın zamanda yaşanan bir sohbette, bir vatandaşın çocuğunun rahatsızlığı nedeniyle söylediği, "Yedi yıl hastalıkla uğraşacağıma, yedi yıl onun yerine hapis yatayım; o daha iyi" sözleri, sağlık sistemindeki çaresizliği ve umutsuzluğu çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.

Sağlıkta Çıkmaz Sokak: Neden Hapis Yatmak Daha Cazip?

Bu ifade, sadece bir anlık öfke değil, aynı zamanda sistemdeki derin sorunlara işaret ediyor. Peki, bir insanı bu kadar umutsuzluğa sürükleyen, hastane koridorlarında çare aramaktansa hapis yatmayı tercih ettiren sebepler neler? Ülkemizde son yıllarda sağlık alanında yapılan yatırımlara rağmen, vatandaşların yaşadığı gerçekler bu tabloyla örtüşmüyor. Şehir hastaneleri, modern tıbbi cihazlar ve kalabalık sağlık personeli, sorunların çözümü için yeterli olmuyor mu?

Doktorlar da sistemin açmazlarından şikayetçi. Randevu almakta zorlanan hastaların feryatlarına, doktorların "Şikayet edin!" şeklinde karşılık vermesi, sağlık çalışanlarının da ciddi sorunlarla boğuştuğunu gösteriyor. Uzman hekimlere ulaşmak neredeyse imkansız hale gelirken, hekimlerin günde 60-70 hastaya bakmak zorunda kalması, hizmet kalitesini düşürüyor.

Çözüm Nerede? Hekimlere ve Hastalara Düşen Görevler

Bu noktada, öncelikle hekimlere büyük sorumluluk düşüyor. Hekimler, hastalara günü kurtaracak çözümler sunmak yerine, rahatsızlıkların kökenine inerek doğru teşhisler koymalı ve tedavi süreçlerini etkin bir şekilde yönetmelidir. Takipli hasta uygulamasıyla, kronik rahatsızlığı olan hastalara öncelik tanınmalıdır. Hastaların da gereksiz yere hastane hastane dolaşmak yerine, bilinçli bir şekilde sağlık hizmeti aramaları, kendi lehlerine olacaktır.

• Hekimler, hastalara günü kurtaracak çözümler sunmak yerine, rahatsızlıkların kökenine inerek doğru teşhisler koymalıdır.
• Takipli hasta uygulamasıyla, kronik rahatsızlığı olan hastalara öncelik tanınmalıdır.
• Hastalar, gereksiz yere hastane hastane dolaşmak yerine, bilinçli bir şekilde sağlık hizmeti aramalıdır.

Sağlık hizmetine erişim, her vatandaşın temel hakkıdır. Devletin görevi, bu hizmete zamanında ulaşmanın yollarını açmaktır. Hastalıkla ve hastane süreçleriyle uğraşmak yerine hapis yatmayı tercih edecek kadar bunalan vatandaşların feryadı, bu duruma sebep olanların vicdanını sızlatmalıdır.

Unutulmamalıdır ki, "Keser döner, sap döner; gün gelir, hesap döner." Bu nedenle, sağlık sistemindeki sorunların çözümü için acil ve etkili adımlar atılmalıdır.